Yaşlı İnsanlara Saygı ve Yaşlıların Duası

Yaşlıların duası o kadar kıymetli ki Allah onların dualarına icabet eder, onlara ihsan ve ikramında bulunduğu kimselerdir. Manevi değerleri, kültürümüzün geçmişi ve geleceği arasında duran köprülerdir.

Yaşlıların duası içinde olmak ve onlara hürmet etmek dini bir vecibedir. Onlar bereketin kaynağı, rahmet ve merhametin vesilesidir. Unutmayalım ki bizde nasibimiz varsa yaşlanacağız ve onlar gibi olacağız ve nasıl muamele edersek öyle muamele göreceğiz.

Bakınız Allah resulünün (sav) şu hali bize nasıl ders veriyor. Mekke yeni fethedilmiş, hasretler sona ermiş, zorbalıkla çıkarıldıkları yurtlarına dönmüşlerdi. Herkes birbirine sarılarak Allah’a şükrediyorlardı.

Hz. Peygamberin (sav) en yakın arkadaşı ve hicret arkadaşı, sadık dostu Hz. Ebubekir  hemen babasının yanına gitmişti. Zira İslam’ın içine dahil olmasını çok istiyordu. Hemen babasını aldı ve huzura getirdi.

Allah Resulü (sav) yaşlılıktan saçı sakalı beyazlamış, gözleri zor gören Ebu Kuhâfe’yi  görünce tebessümle mütevazı bir halde, hürmetkar bir şekilde ona dedi ki “Bu ihtiyar zat evinde kalsaydı yormasaydın da biz ona gitseydik daha iyi değil miydi”

Yaşlılara Hürmet

Bizler beşeriz yani insanız ailesi bağımız var ve çevremizle devamlı irtibat halinde yaşarız.  Bu bir fıtrat ve insanlık halidir. Yaşlılık zamanında bu ihtiyaç ve aile bağlılığı ziyadeleşir.

Böyle bir zamanda yaşlıları hayatın bağından uzaklaştırmak, dışlamak onları mutsuzluğa ve yalnızlığa sürükler. Oysaki saygı görmüş, hali hatırı sorulmuş, fikrine değer verilmiş bir yaşlı, kendisini her daim huzurlu ve güvende bilir. Yalnız kalmanın ve terk edilmenin sebep olacağı sıkıntı, sorun ve bunalımlardan kurtulur.

Bu ilgi, sevgi ve desteğe elbette en çok hak edenlerin başında anne ve babamız gelir. Hz. Peygamber (s.a.s), “Rabbin rızası, anne ve babanın rızasına, öfkesi dahi anne ve babanın öfkesine bağlıdır” demiş.

Ebeveynlerimize  göstereceğimiz şefkat ve hürmet, huzurlu bir eve en çok ihtiyaç duyduğu ihtiyarlık zamanında ayrı bir önem  ifade eder. Hayatlarının en hassas zamanında onların yanı başında ihtiyaçlarını karşılamak, yaşlıların duası içinde olmak bize Allah’ın rızasını vesile olacak en önemli etkenlerdendir.

Bir evladın, yaşlanmış anne ve babasını kimsesiz, sahipsiz bırakması büyük bir hata ve vefasızlık değil midir? Hakikaten Allah Resulü (s.a.s), bir kimse yanında annesi ile babasından biri yada her ikisi ihtiyarlayıp da onların rızasını kazanamadığı için cennete giremeyen bir kişi hakkında “Burnu yerde sürtünsün” diyerek böyle bir kimsenin haline işaret etmiştir.

Hem “Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.” (Buhari) hadisi bize yaşlılara hürmeti emrediyor.

İşte dinimizin bu yüksek ahlakı ve yaşlılara hürmeti nerede Avrupa gibi yerlerde bulunan yaşlıların durumu nerede?

Yaşlıların Duası

Hz. Peygamber (sav) “Zayıf ve düşkünlerinize (yaşlılarınıza) dikkat ediniz. Çünkü siz ancak düşkünleriniz vesilesiyle yardım görür ve rızklanırsınız.” (Ebû Davud). Yine “Beli bükülmüş yaşlılar (ihtiyarlar), süt emen bebekler ve otlayan hayvanlar olmasaydı (bela ve) azap üzerinize yağardı.”

Yaşlıların hassaslaşmış duyguları rencide etmemeye, yaşlılıktan dolayı olabilecek bazı  halleri hoş karşılamaya ve onların hayır duaları almaya gayret etmeliyiz. Ve unutmamalıyız ki onların varlığı, rızkımızın genişlemesine, bela ve musibetlerin gelmesine kalkan olmasına vesile olduğu unutulmamalıdır.

Yaşlıların duası almak noktasında gayretli olmalıyız. Zira mealen bir hadiste Allah İslam’a sıkı sarılan bir yaşlının duasını ret etmekten haya eder demektedir.

Şu hadis ile bitirelim “Genç biri ihtiyar bir kimseye yaşlılığından dolayı hürmet ederse, Allah da ona yaşlılığında kendisine hürmet edecek birisini hazırlar.”

Yaşlıların duası içinde olmak duasıyla Allah’a emanet olun vesselam. Müslüman kişi ayıp ve kusur aramaz konulu makalemizi okumanızı tavsiye ederiz.

Yorum yapın