Peygamberlerin En Üstünü

Peygamberlerin en üstünü ve sonuncusu Hazreti Muhammed’dir (sav). O (sav) Allah’ın yarattığı bütün mahlukat içinde en şereflisi ve itibarlısıdır.

Peygamberlerin en üstünü şüphesiz Hz. Muhammed (sav) olup peygamberler içinde gelen en son peygamberdir ki ondan sonra peygamber gelmeyecektir. Her şey onun hürmetine yaratılmıştır.

Yüce Allah biz kullarına razı olduğu ve didilmesi gereken yolu göstermek için peygamberler göndermiştir. 124 bin peygamber geldiği rivayet edilmiş olup Hz. Muhammed (sav) son Peygamber olarak umum insanlara ve cinlere gönderilmiştir. Bunun için Peygamberimiz “Hâtem-ün-nebiyyîn” ve “Hâtem-ül-Enbiyâ” olarak adlandırılır.

Elbette bütün peygamberler faziletledir ve kıymetlidir. Her peygamber, yaşadığı yerde ve kendi kavminde bulunanlardan her bakımdan üstün olup Peygamberlik vasfıyla bütün insanlardan üstündürler. Bizler imanın şartı olarak hepsine iman ederiz.

İki Ayet

Bazı kimseler peygamberler arasında fark yoktur demekte halbuki şu ayetler onlara bir cevaptır. Bakara suresi 253. Ayet der ki ” İşte biz bu peygamberlerin (elçilerin) bazılarını bazılarına üstün kıldık…” 

Diğer bir ayet olan isra suresi 55. Ayet “Kakikaten biz, peygamberlerin bir kısmını, diğerlerine üstün kıldık.” demektedir. Bu ayetler ortada iken bu sözler inanamamak gerektir.

Ulul Azm Peygamberler

İslam alimleri başta Peygamberimiz (sav) olmak üzere Hz. İbrahim, Hz.Nuh, Hz. Musa ve Hz. İsa peygamberlerin ülü’l-azm ve en üstün peygamberler olduklarını noktasında ayetlere dayanarak ittifak etmişlerdir. 

Yüce kitabımız Kur’ân’da “Biz seni âlemlere rahmet olarak gönderdik.” (Enbiya suresi 107) Onun alemlere rahmet olması bütün âlemlerden üstün olmasını gerektir. Diğer peygamberler de bu âlemlere dahil olduğundan Peygamberlerin en üstünü Hz. Peygamberdir.

Bir Tahlil

Diğer peygamberler sadece kendi kavimlerine, Hz. Peygamber ise bütün insanlık âlemine peygamber olarak gönderilmiştir. Kur’ân’da Araf suresi 158. Ayette “De ki: Ey insanlar! Ben sizin hepinize, göklerin ve yerin sahibi olan Allah’ın elçisiyim” geçer. Dolayısıyla Onun peygamberliği umumi olduğu için mertebesi de daha yüksektir.

Biliniyor ki peygamberlerin peygamberlik görevi belli bir zamanı kapsar. Yeni bir peygamber gelmesi ile önceki hükümler değişer yani onu kaldırır. Peygamberimiz (s.a.v)’in peygamberliği kıyamete kadar devam edecek olup onun getirdiği hükümler kendisinden önceki bütün peygamberlerin şeriatlarını neshetmiş yani hükümlerini kaldırmıştır.

Miraç gibi bir mucize sadece ona ihsan edilmiş ve O, Mescid-i Aksa’da umum peygamberlere hem imam olmuş hem namaz kıldırmıştır. Bütün peygamberlere imam olması O’nun büyüklüğünü göstermektedir.

Hz. Peygamberin ümmeti hakkında Kur’ân’da “Sizler insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz.” (Ali İmran suresi 110) buyrulur. Ümmet-i Muhammed diğer ümmetlerin en hayırlısı ise bu ümmetin peygamberi de bütün peygamberlerin en üstünü olmuş olur.

Bununlarla birlikte Allah (c.c.) bütün peygamberlerine ismiyle hitap ederken Hz. Peygambere “Habîbim” yani sevgilim demiş ve öyle hitap etmiştir. Bu anlatılanlar Peygamberlerin en üstünü ve faziletlisi o olduğunu gösteriyor.

Hadis-i Şerifler

Tirmizi de geçen sahih bir hadiste Peygamberimiz (s.a.v) “Ben kıyamet gününde Adem oğullarının efendisiyim. Bütün peygamberler benim sancağım altında olacaklar.” Bu hadis açıkça onun bütün peygamberlerin üstünü olduğunu göstermektedir.

Allahü Teâlâ bir hadis-i kutside ” Levlake levlake lemâ halaktü’l eflâk” yani “Sen olmasaydın, hiçbir şeyi yaratmazdım!” (Acluni, II: 164; Hakim el Müstedrek, II: 615) buyurdu.

Başka bir hadis-i kutside şöyle buyrulmuştur. Bütün mahlukatın onun hürmetine yaratıldığı vurgulanarak “Allah, seni kendi nurumdan, diğer mahlukatı senin nurundan yarattım.” (İmân Ahmed, Müsned IV-127

Bu iki hadisi kudsi bize Hz. Muhammed (sav) peygamberin bütün zamanlarda her yerde yani dünyanın yaratıldığı günden kıyamete kadar, geçmiş, gelmiş ve gelecek bütün varlıklar içinde her bakımdan Peygamberlerin en üstünü olduğunu gösteriyor.

Evet hiçbir kimse hiçbir bakımdan onun üstünde değildir ve olamazda. İsterseniz yukarıda anlattığımız hadisi biraz daha açalım.

Sahabelerden Abdullah bin Câbir (r.a.) rivayet ediyor “Yâ Resûlallah! Allahü teâlâ her şeyden önce neyi yaratmıştır, bana söyler misin?” dedi.

Sevgili Peygamberimiz şöyle buyurdu: “Bütün her şeyden evvel senin peygamberinin yani benim nurumu kendi nurundan yaratmıştır. O vakit ne Levh, ne Kalem, ne Cennet, ne Cehennem, ne melek, ne sema ne arz (dünya), ne güneş, ne ay, ne insan, ne de cin vardı.”

Hz. Adem (a.s.) yaratıldığı vakit Arş’da “Ahmed” ismini görmüş ve “Yâ Rabbi! Bu isim nedir?” diye sorunca Allah (c.c.) “Bu, ismi göklerde Ahmed ve yerlerde Muhammed olan senin zürriyetinden bir peygamberin nurudur. Eğer O olmasaydı, seni yaratmazdım.” buyurdu.

Evet bütün peygamberler insanların öncüsü ve faziletli kimseleridir. Bununla beraber bazı peygamberlerim üstün olduğu ayette geçmektedir. Peygamberlerin en üstünü oldu ise anlatılanlar ışığında ve islam alimlerinin ittifakı ile sabittir.

Kısaca Hz. Peygamberimizin (sav) hayatını okumak için buraya tıklayınız.

Yorum yapın

meritking madridbet güncel giriş madridbet kingroyal giriş meritking giriş meritking yeni girişt madridbet yeni giriş