Ramazan ayında kutlama amaçlı birçok hazırlık yapılır. Ramazana özel indirimler, eşyalar, yemekler, mekanlar vb. durumlarla sıkça karşılaşılır. Bu hazırlıkların içinde bir tanesini neredeyse herkes görmüştür. Camilerin minarelerinin arasına asılan “Hoş geldin ya şehri Ramazan” ifadesi herkesin gözüne takılmıştır.
Hoş Geldin Ya Şehri Ramazan Ne Demek?
‘Şehri Ramazan’ ifadesi, Ramazan ayı demektir. Arapçadaki ‘şehr’ kelimesi, ‘ay’ anlamında kullanılır. Bu durumda, ‘Hoş Geldin Ya Şehri Ramazan’ ifadesi ‘Hoş Geldin Ramazan Ayı’ anlamına gelir.
12 ay boyunca her Ramazan ayında Müslümanlar, ibadetlerini yerine getirmek için tuttukları oruca “Ramazan orucu” denir. Bu ayın gelmesi, Müslümanlar için bereket ayı demektir. Bu sebepten ötürü, Müslümanlar bu aya özel hazırlıklar yapar. Bu hazırlıklardan biri de camilerin minarelerinin arasına asılan “Hoş geldin ya şehri Ramazan” cümlesidir. Herkesin gördüğü bu cümlenin anlamı, yine herkes tarafından merak edilmektedir.
Arapçadan geçmiş birçok kelime bulunmaktadır. Bu kelimelerin bazılarının kökleri değişerek Türkçede kullanılır; ya da doğrudan Arapçadan alınıp kullanılır. Bu kelimelerden biri de “şehr” ifadesidir ve Türkçede karşılığı “ay”dır. Yani her yıl Ramazan ayında cami minarelerinin arasına asılan “Hoş geldin ya şehri Ramazan” cümlesinin anlamı “Hoş geldin Ramazan ayı” cümlesidir.
Halk arasında da yakın ilişkilerde duyduğumuz bu kelime her yerde karşımıza çıkabilir. “Ramazan-ı Şerif’ler mübarek olsun” cümlesi bunlardan birisidir. Bir yakınımızın attığı Ramazan ayına özel mesajda bile bu kelimeleri merak ederiz ama araştırmaya pek gitmeyiz. Her yerde karşılaşabileceğimiz bu kelimenin anlamı bu şekildedir.
Ramazan’ın En Önemli Anı: İftar Nasıl Olmalı?
Ramazan ayında yaklaşık olarak 12-16 saat boyunca bir şey yemiyoruz. Bu süre boyunca vücudumuzda bazı fonksiyonlar farklı çalıştığı için midemiz, akşam bir anda yemek yediğinde zorlanır. Bu durum, insan üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. İşte bu nedenle “İftar nasıl yapılmalı?” sorusu akıllara gelir.
Uzun bir süre aç kaldıktan sonra iftar vakti gelir. En başta bir hurma ile orucunuzu açabilirsiniz. Ardından susuzluğunuzu gidermek için yarım bardak kadar su için. Çok fazla su içmeyin çünkü bu durum sizi rahatsız edebilir.
Suyunuzu içtikten sonra herkesin vazgeçilmezi olan çorbadan bir kepçe kadar alın. Çorbayı yavaş yavaş, 5 dakika içinde için. Bu, sizin daha rahat hissetmenize yardımcı olacaktır. Bir anda yememek için sindire sindire yemeye özen gösterin.
Çorbayı içtikten sonra mümkünse 10-15 dakika pek bir şey yemeyin. Çorbanın midenize yerleştiğinden emin olun. Ardından ana yemeğinizi alabilirsiniz. Ana yemeği biraz daha hızlı yiyebilirsiniz. Çünkü mideniz çorbayı sindirdikten sonra yavaş yavaş daha iyi sindirmeye başlar ve bu, midenizi bozmaz.
Yemek yemeyi bitirdikten sonra yatmamanız sizin için daha iyi olacaktır. Tatlı varsa yanına çay yapıp yiyebilirsiniz. Ayrıca yemeğin üzerine hemen kahve içmek olumsuz bir etki yaratmaz. Bu şekilde iftarınızı yapabilir ve midenizi zorlamadan daha kolay bir akşam geçirebilirsiniz.