Allah insanı neden yarattı sorusu her zaman aklımıza gelmiştir? Evet acaba neden yaratıldık? niçin dünyaya geldik ve nereye gideceğiz gibi sorular her daim aklımızı meşgul ediyor.
Evet Allah insanı neden yarattı, niye geldik niye gidiyoruz ve dahi nereye gidiyoruz. Neden burada kalmıyoruz gibi soruları sorarız kendi kendimize. Sonra bakarız ki bu sorulan soruların cevabını bulmak için araştırma gayretine girmişiz.
Evvelen Allah İnsanı Neden Yarattı? sorusuna cevap verelim. Yüce Rabbimiz bir ayetinde “Ben cinleri ve insanları yalnız beni tanıyıp kulluk etsinler diye yarattım” buyurmaktadır.
Yani kulluktan maksat yalnız Allah için ihlasla, o emrettiği için namaz kılmak, oruç tutmak gibi vb. ibadetlerdir. Tabi yalnız bunlar değildir elbette Allah’ımızın emrettiği yasakladığı her şey esasen ibadettir.
Allah İnsan Neden Yarattı
Allah İnsanı Neden Yarattı? Dediğimizde şöyle bir izah da yapılabilir. Bir padişah veya bir kral düşünün. Eğer padişah kendini bildirmezse, emrinde askerler olmaz ise, onun istediği yapan binlerce emirleri olmaz ise onu kim
tanır, kim bilir? Cihanın en kuvvetlisi olsa dahi, eğer tanınmıyor ise onun büyüklüğünün ve kuvvetinin de bir manası olur mu?
İşte burada şöyle desek yanlış olmaz insanlar (cinler) haricinde cüzi irade sahibi olan yoktur. Yani bizler bir baskı, zorlama olmadan kendi irademizle onu tanır ve ibadet ederiz bu apayrı bir şeydir.
Diğer mahlukat evet zorla yapmazlar ama seçme hususiyetleri yoktur. Onlar elbette yaptıklarından ve Allah’ı zikretmekten lezzet alırlar. Ama bizdeki seçme ve ret etme özelliği bizi diğer mahlukattan ciddi bir şekilde ayırır ve
ya aziz yapar ya zelil.
Bir misal olarak bir Padişah düşünün bir yere gelmiş olsun geldiğinde zorla, seçeneksiz gelen kalabalığın kendisini alkışlaması nerede hür iradeleriyle gelen kalabalığın alkışlaması nerededir.
Başlıkta da sorulduğu üzere Allah insanı neden yarattı? Sorusunun en kaba taslak cevabı, Allah’ın bizleri yaratmasında ki sebebi, kendisinin bilinmesi, tanınması ve bunun karşısında ibadet etmemizdir.
Örneğin melekler aç olmazlar, hasta olmazlar, uyumazlar vb. bu noktada bu şeyleri karşılayan esmayı yani isimleri elbette insanlar daha iyi bilir ve daha iyi hissederler.
Allah bizleri ve cinleri yaratmasaydı, onu kim hakkıyla tanıyacaktı, kim hakkıyla kulluk edecekti. Hadis-i Kutsi’de de ifade edildiği üzere, “Ben gizli bir hazineydim, bilinmeyi istedim.” buyrulmuştur.
Allah’da bilinmeyi murad ettiği için varlığı var etti ve bizleri dahi onu bilelim ve tanıyalım diye yarattı.
O zaman bizler imanımız ile onu tanımak ve ibadetler ile kendimizi ona sevdirmek gayretinde olmak ve irademizi bu noktada kullanmak ile vazifeliyiz.
Cüzi irade ile samimi içten ve kalbi bir iman ve ibadet elbette çok kıymettardır. Anlamı da mükafatı da cezası da büyüktür.
Burada şunu da vurgulamakta fayda var. Allah bizi bir irade ile gönderdi ve yalnız mı bıraktı. Asla Peygamberler gönderdi, kitaplar gönderdi, salih insanlar gönderdi, akıl verdi ve bize dedi ki Allah’ı tanıyın ve ibadet edin.
Velhasılkelam
Yani bize ne haliniz varsa görün demedi. Bizi bir başımıza çaresiz bırakmadı. Bize dedi ki ben size şah damarınızda daha yakınım dedi. Bize dedi ki rahmetim gazabımı geçmiştir hatta bana 1 adım gelin ben 10 adım geleyim dedi.
Yani onu bilmek ve tanımak için çok yollar ve vesileler var. Kuran var, Hz. Peygamber var ve isimlerin tecelli ettiği şu kâinat var. Biz yeter ki irademizi onu tanımaktan yana kullanalım. Allah’ı tanıyarak ve bilerek iman edenlerden ve ibadet edenlerden olmamız dileğiyle vesselam.
Allah insanı neden yarattı sorusuna bir cevap olmak üzere hem iman esaslarından olan Allaha iman nedir okumanızı tavsiye ediyoruz.