Hazreti İsmail Kimdir?

Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de ismi geçen peygamberlerdendir. Kendisine “Zebihatullah” yani Allah’ın Kurbanı lakabı verilmiştir. Hazreti İsmail (a.s) Hz. İbrahim Aleyhisselam’ın Hacer annemizden doğan büyük oğludur. Kur’an-ı Kerim’de 12 yerde ismi geçmektedir.

Hazreti İsmail (a.s) 313 Resul’den biridir. Hem Resul, hem Nebi’dir. Dürüstlük abidesi bir peygamber olarak anılır. Kabe’nin içinde kabri vardır. Bu her Rasule nasip olmayacak bir özelliktir.

Bakara suresinde kendisine vahiy geldiği belirtilmektedir. Allah’ın emirlerinden olan namaz ve zekat gibi emirleri kavmine bildirdiği anlatılmaktadır.

Aynı şekilde Hz İbrahim, Hz İshak ile birlikte Hazreti Yakup Aleyhisselamın ecdadından birisi olduğu, İsmail’in babası İbrahim ile birlikte Kabe’nin temellerini yükselten ve onun temizliğinden sorumlu kimseler olarak anlatıldığı görülmektedir.

Hazreti İsmail

Hazreti İsmail peygamber çok iyi bir okçudur. Küçüklüğünde Okçuluk öğrenmiş ve bunu çok geliştirmiştir.

Peygamber Efendimiz bir Hadis-i Şerif’inde Ey İsmail oğulları ok atın sizin atanızda Mahir bir okçu idi.” buyurmuştur. Yine bir Hadis-i Şerif’inde “Ok atınız bunu miras olarak alın ve miras olarak bırakınız. Çünkü bu size Babanız İsmail’in mirasıdır” buyurmuştur.

Hz İbrahim Allah’ın emriyle hanımı Hacer ve oğlu İsmail’i Filistin’den alıp bir Hicaz’a götürdü. Hz İsmail Aleyhisselam henüz bebekti. Kabe’nin daha sonra inşa edildiği yere yakın bir yerde, büyük bir ağacın yanına onları bıraktı.

Yanlarına biraz hurma, biraz su koydu. O zamanlar henüz Mekke şehri kurulmamıştı. Her taraf ıssızdı. Hatta su da yoktu.

Hazreti İsmail Zemzem Kıssası

Hazreti İbrahim hakkında
Zem zem suyunun hihayesi

Hz İbrahim dönüp giderken Hacer annemiz Hz.İbrahim’e “Bizi bu ıssız kimsesiz yerde bırakıp da nereye gidiyorsun” dedi.

Sonra Ya İbrahim bizi burada bırakmanı Allah mı emretti? dedi. İbrahim Aleyhisselam Ona evet Allah’ın emrettiğini söyleyince, Hacer validemiz madem öyle Allah bize yeter, bizi o korur, diyerek Allah’a tevekkül etti.

Hz. İbrahim (a.s) seniye mevkiine gelince Kabe’nin bulunduğu tarafa yönelerek şöyle dua etti. “Ey Rabb’imiz benim zürriyetimden bir kısmını senin Mukaddes olan evinin yanında, ekin bitmez bir vadiye yerleştirdim. Şunun için ki Rabbimiz orada namazlarını dosdoğru kılsınlar. Artık sen insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meylettir ve kendilerini bazı meyvelerle rızıklandır ki verdiğin nimete şükür etsinler.”   İbrahim suresinde buyurmuştur.

Aradan günler geçti. Yanlarında su ve hurma biten Hacer annemiz etrafa baktı kimseler yoktu. Çocuk susuzluktan ağlıyordu.

Hacer annemiz Hazreti İsmail için su aramaya başladı. Safa tepesine çıktı. Etrafına baktı, kimseyi göremedi koşarak Merve’ye geldi. Etrafına bakındı. Kimseyi göremedi.

Hacer Validemiz

Bir yudum su bulmak için, Safa ve Merve arasında gidiş gelişi 7 defa tekrarladı. 7 defa Merve’ye çıktığında şimdiki Zemzem kuyusunun bulunduğu yerde bir melek gördü.

Ayağının ökçesiyle yeri eşiyordu. Diğer bir rivayete göre çocuk ayağı ile kumları eşelemeye başlamış, oradan bir su çıkmıştır. Hacer annemizi gelip kana kana bu sudan içti. Çocuğu olan Hz İsmail’e de içirdi.

Hz. Hacer annemiz su boşa akmasın diye gölet yapıp suyu muhafaza etmeye çalışıyordu. Bir yandan da avuçlarıyla kırbasını dolduruyordu.

Hz Peygamber Aleyhisselam bu durumu şöyle ifade ediyor. “Allah İsmail’in annesi Hacer’e rahmet eylesin eğer o zemzemi kendi haline bıraksaydı suyu avuçlamasaydı muhakkak ki Zemzem akar bir kaynak olurdu.

Hz Hacer annemizin suyu bulmasından sonra Mekke vadesinden geçen bir grup kişi vadinin üstünde bir kuş gördüler. Bu kuşun su olan yerde uçtuğunu bilen bu ahali, burada bir su kaynağı yoktu. Acaba yeni bir su kaynağı mı bulundu diye kontrol için oraya gittiler.

Suyu haber alınca gelip subaşına yerleşmek için Hz Hacer annemizden izin istediler. Suda bir hak iddia etmemek şartıyla Hz. Hacer annemiz onlara izin verdi.

Hazreti İbrahim’in Ziyareti

Hz. İsmail Arapçayı bu kişilerden öğrendi. Gençlik yaşına gelince Gürhümiler kavminin içlerinden bir kızla evlendi. Bu evlilikten sonra Hacer annemiz vefat etmiştir.

Hazreti İbrahim, Hz. İsmail’in durumunu kontrol etmek için Mekke’ye geldi. Hazreti İsmail Aleyhisselam evine geldiğinde onu evde bulamadığı hanımı ile aralarında şu konuşma geçti. İsmail nerede diye sordu.

Hz İsmail’in hanımı İsmail rızık temin etmek için ava gitti dedi. Geçiminiz nasıl diye sordu. Darlık içindeyiz, durumumuz kötü diye cevapladı.

Hz İbrahim kocan geldiğinde selam söyle kapının eşiğini değiştirsin dedi. Ve gitti. İsmail Aleyhisselam avdan dönünce hanımı ile aralarında şu konuşma geçti.

Evimize gelen oldu mu? Evet yaşlı bir adam geldi. Seni sordu diye cevap verdi. Geçimimizi sordu. Darlık içindeyiz dedim. Hz İsmail sana bir şey tembih etti mi? dedi. Sana selam söylememi istedi ve kapının eşiğini değiştirsin diye tembih etti” dedi.

Hazreti İsmail Aleyhisselam durumu anladı ve o gelen ihtiyar babamdı senden ayrılmamı istiyor. Artık evine dön dedi. Böylece İsmail Aleyhisselam ilk eşinden boşandı.

Bir müddet sonra Gürhümiler’den başka bir kızla evlendi. İbrahim Aleyhisselam Mekke’ye geldi. Yine İsmail Aleyhisselam ava gitmişti. Hanımıyla aralarında yukarıdakine benzer bir konuşma geçti.

Ancak kadın geçimlerini ve kocasının iyi olduğunu söyledi. Daha sonra İbrahim Aleyhisselam kocan geldiğinde ona selam söyle kapının eşiğini güzel tutsun dedi.

İsmail Aleyhisselam gelince Hanım’ı olanları anlattı. İsmail Aleyhisselam o gelen Hz İbrahim dedi. Yani babamdı. Seni hoş tutmamı emrediyor.

Hz. İbrahim zaman zaman Şamdan gelip oğlunun ve hanımı Hz Hacer’in kabrini ziyaret ediyordu.

Hazreti İbrahim’in İmtihanı

Hz İbrahim Aleyhisselam bir defa rüyasında oğlu İsmail’i kurban ettiğini gördü. Zira bir oğlum olursa onu Allah’a kurban edeceğim diye söz vermişti. Bu rüyayı üç gece üst üste görünce, yavrucuğum rüyamda seni kurban ettiğimi gördüm. Buna ne dersin dedi.

Hazreti İsmail babacığım emir olunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulacaksın.” diye cevap verdi. Bu durum Saffat Suresi’nde geçmektedir.

Hazreti İsmail Aleyhisselam babacığım Allah’a verdiğin sözü mutlaka tutmak zorundasın benim ellerimi ve ayaklarımı bağla ki işin kolaylaşsın dedi. Bıçağı İsmail Aleyhisselamın boğazına sürdü ama bıçak kesmedi.

İbrahim Aleyhisselam bıçağı taşa vurdu. Taş ikiye parçalandı. İbrahim Aleyhisselam İsmail Aleyhisselam’ın teslimiyetini Allah mükafatlandırdı. İsmail Aleyhisselamın yerine bir koç kurbanlık verdi.

Ancak Yahudiler Hz. İbrahim Aleyhisselam’ın kurban ettiği oğlu İsmail değil, Hz İshak olduğunu iddia ettiler. Fakat bu tamamen uydurmadır.

Hazreti İsmail’in Peygamberliği

Babası Hazreti İbrahim Aleyhisselam’dan sonra Hz İsmail Hicaz halkına peygamber oldu. Bu husus Kur’an-ı Kerim’de şöyle bildirilmektedir. Kur’an’da İsmail Aleyhisselam’ı da anki o vaadinde sadık bir Resul ve nebi idi.

O ahalisine yani kavmine namaz ve zekatı emrederdi. O Rabbi Allahü Teala’nın yanında söz ve hareketleri ile makbul idi. Bu durum Meryem suresinde bahsedilmiştir.

Babası Hz. İbrahim’in ölümünden sonra gerek kabe gerek hac işlerine dair hizmetleri yürüttü.

İlk iş olarak Kabe’ye örtü ile kapattı. Yaklaşık olarak elli yıl kadar peygamberlik etti.

Hazreti Cebrail’in hac nasıl olur bunu öğretmesinden sonra Hz. İsmail bunu Hicaz halkına bildirmiş ve Kabe’nin hizmet ve koruyuculuğu hayatının sonuna kadar onun uhdesinde kalmıştır.

Rivayetlere göre Hazreti İsmail 137 yaşında vefat etmiş ve annesi Hacer validemizin yanına defnedilmiştir.

Yorum yapın

meritking madridbet güncel giriş madridbet kingroyal giriş meritking giriş meritking yeni girişt madridbet yeni giriş