Peygamberimizin Mekke Dönemi kısaca nedir? Kaç yıl sürmüştür? Bu zaman diliminde yaşanan önemli hadiseler nelerdir? bilinmesi gereken şeyler bu yazımızda.
Peygamberimizin Mekke Dönemi dediğimiz zaman O’nun dünyaya gelişinden başlayıp Medine’ye hicret etmesine kadar geçen dönemi kapsamaktadır. Yani bu dönem içinde bebeklik, çocukluk, gençlik ve ilk Peygamberlik zamanı bulunmaktadır.
Peygamberimizin Mekke Dönemi Nedir?
Başka bir ifade ile Mekke’de cahiliye olarak adlandırılan bir ortamında Hz. İbrahim peygamberin soyundan gelen ve onun getirdiği Hanif dinine tabi olan bir aileden doğan Hz. Muhammed’in (sav) 40 yaşında peygamber olması ile putperest bir toplumu hakiki dine davet ettiği dönemdir.
O mübarek zatın(sav) Peygamberlik vazifesiyle görevlendirilmesiyle beraber ona iman eden insanların 13 yıl boyunca kendi dinlerinin savaşını verdikleri ve nihayet kendi yurtları olan Mekke’den Medine’ye hicret etmeleriyle kapanan bir dönemindir.
Bir Güneş Doğuyor
Peygamberimizin Mekke Dönemi 20 Nisan 571 tarihi Rebiülevvel ayının 12’nci gecesi alemlere rahmet bir peygamber olan Hz. Muhammed (sav) dünyayı şereflendirmiştir. Hz. Muhammed (sav) Mekke’nin önde gelen ailelerinden biri olan Haşimoğluları ailesinde dünyaya gelmiş Annesi Amine Babası ise Abdullah’tır.
Peygamberimizin Çocukluğu
Peygamberimizin babası Abdullah o doğmadan altı ay evvel öldü. Adet olduğu üzere süt anneye verilmiş ve süt annesi olan Halime’nin yanında 4 yıl kalmış ve sonrasında tekrar annesi Hz. Amine’ye dönmüştür.
Hazreti Peygamberin annesi Amine yanında 3 yıl kaldı ve onlara hizmet eden Ümmü Eymen ile beraber Medine’ye hem akrabalarını ziyaret hem babasının mezarını ziyaret etmek maksadıyla gittiler. Dönüş yolunda Ebva’da annesi rahatsızlanarak vefat etmiş sonrasında dedesi Abdülmuttalib Efendimizi himayesi altına almıştır.
579 tarihinde dedesi Abdülmuttalib’in ahirete göç etmesi ile artık amcası Ebu Talib’in yanında ve himayesinde yaşamaya devam etmiştir.
12 yaşında iken Amcası Ebu Talib ile beraber ticaret maksadıyla kervanla beraber Şam’a gitti. Busrada Rahip Bahira isminde bir rahip onları takip eden bir bulutu ve bazı işaretler görmesi ile Allah Resulü’nün beklenen son peygamber olduğunu keşfetmiştir.
Rahip bahira beklenen son peygamber olduğuna kanaat ettikten sonra Amcası Ebu Talib’e eğer yolculuğa devam ederlerse Yahudilerinde bunu fark edebileceğini ve zarar görebileceklerini söyleyerek geri dönmelerini tavsiye etmiştir.
Peygamberimizin Gençliği
Peygamberimizin Mekke Dönemi konusunu Hz. Peygamberin gençliği ile devam ediyoruz. Kureyş ve Hevâzîn arasında dört yıl devan eden Ficar harbi sırasında tarafsız kalmış ve neticede Hilfu’l-Füdul (Faziletliler Antlaşması) cemiyetine iştirak etmiştir. Hz. Peygamber hayat boyunca bununla hep övünmüştür.
20 yaşlarında ticaret ile uğraşmaya başlamış ve ticarette ve hayatında gösterdiği doğrulukla El-Emin ünvanını almıştır. 25 yaşlarında ticaret için Şam’a gitti. Bu ticaretten 3 ay sonra Hz. Hatice Bin Hüveylid validemiz ile evlenmiştir.
Hz. Hatice yalnız Hz. Muhammed’in (sav) karısı değil, aynı zamanda arkadaşı, sırdaşı ve daha sonra manevi destekçisi olmuştur.
Hz. Hatice validemizden 2 erkek ve 4 kız evladı dünyaya gelmiştir. Çocuklarının isimleri sırasıyla, Kasım, Zeyneb, Rukiyye, Ümmü Gülsüm, Fâtıma ve Abdullah adlarında altı çocuğu olmuştur.
605 tarihinde geleneklere göre Kâbe’nin bazı bölümlerini sık sık yaşanan sellerden tahrip olması sonrası Kâbe’nin tamirinde önemli bir rol üstlenmiş tamir tamamlandığında kabile liderleri içinde Hacerül-Esved taşını yerine koyma şerefine kimin nail olacağına dair anlaşmazlıklar çıktı.
İhtiyarlardan biri Kâbe kapısından giren ilk kişinin tavsiyesinin almasını önermiş ve bu ilk gelen Hz. Muhammed olmuştur. O ise abasını (elbesesini) açtı o mübarek taşı ortasına koydu sonra dört büyük kabileden onu kaldırmasını istedi.
Sonra taşı eline alarak yerine koydu. Bu abası bu hadise daha sonraki şair ve yazarlar için önemli bir sembol haline gelmiştir.
İlk Vahiy
Peygamberimizin Mekke Dönemi içinde henüz Peygamber olmadan evvel sık sık Hira mağarasına gider ve orada Hanif dinine göre ibadet ederdi. 610 tarihinde yine Hira mağarasında bir Ramazan ayının Kadir Gecesi’nde Hz. Cebrail’in ilk vahyin gelmesiyle peygamber olmuştur.
İlk ayetler Kuran’ın 96. suresi olan Alak suresininim ilk 3 ayeti olan oku ayeti olmuştur. Bu ayetlerin inzali sonrası eve döndü ve evde bulunan eşi Hz. Hatice’ ye üstünü örtmesini istemiştir.
İlk vahiy sonrasında yaklaşık 3 yıl bir kesinti oldu. Buna fetreti vahiy denir. Sonrasında Vahiyler yeniden başladığında rahatladı. Bu fetret dönemi sonrası ilk ayet Duha suresinin 11. ayet olan “Rabbin seni terk etmedi ve sana darılmadı” oldu ve yakınlarından başlayarak uyarmaya başlaması emredildi.
Emredildiği gibi yakınlarından tebliğ edilmeye başladı ve İlk Müslümanlar Hz. Hatice, Hz. Ebubekir, Hz. Ali ve Hz. Zeyd’in olmuştur. O yıl kızı Hz. Fatma’da doğmuştur.
https://www.youtube.com/watch?v=jW2NBBApjIg
Açıktan Tebliğ
3 yıl gizli olarak tebliğ yapıldıktan sonra safa tepesine çıkıp ilk açık tebliğini yapması sonrası yakın akrabalarına tebliğ etmek için yemekler verdi. Bu tebliğler sonrası amcaları Hz. Hamza ve Hz. Abbas onu peygamber olarak kabul etmesine rağmen, yine amcalarından biri olan Ebu Leheb’in şiddetli bir şekilde karşı çıktı.
Mekke genelinde kabul edenler az sayıda iken çoğu kabul etmedi ve alay ettiler. O yıl Müslümanlara işkenceler ve zulümler yapılmaya başlandı.
615 tarihinde müşriklerin ağır işkence ve baskıları nedeniyle Hz. Osman başkanlığında 14 Müslümanın Habeşistan’a hicret etmiş ve aynı yıl Hz. Hamza ile Hz. Ömer Müslüman olmuştur.
Zulümler ve Baskılar
616 tarihinde baskılar ve zulümlerin artması ile Habeşistan’a ikinci hicret yapıldı. Bu hicrette 18 hanım olmak üzere toplam 101 kişi Hz. Cafer İbn Ebi Talib başkanlığında Habeşistan’a gitti. O zamanlar henüz Müslüman olmayan Amr İbn As Habeş kralı Necaşi’yi Müslümanlara sahip çıkmama konusundaki ikna etmek istedi ama başarılı olamadı.
617 tarihinde ise İslam dinini hızla yayılması üzerine Kureyş önde gelenlerinden yaklaşık 40 kişi Ebû Cehil’in liderliğinde toplantı yapmışlar bunun sonucu olarak Müslümanlar ile alış-veriş yapılmasını, kız alıp verilmesini, görüşüp buluşulmasını, ekonomik ve sosyal her türlü ilişkinin kesilmesine karar vermişlerdir.
Üstelik aldıkları bu boykot kararını bir ahitname ile yazıp mühürlemişler ve bir beze sararak Kâbe’ye asmışlardır. Gayeleri Müslümanları bezdirmek ve Hz. Peygamber’in kendilerine teslim olmasıydı. Bu şekilde Müslümanlara 3 yıl sürecek sosyal ve ekonomik boykot başlattılar.
Bu boykot 3 yıl sürdü. Aynı yıl Efendimiz’in (sav) oğlu Kasım, ardından diğer oğlu Abdullah vefat etti. Onların arkasından amcası Ebu Talib öldü ve ondan sonrada Hz. Hatice validemiz irtihal etti. O yıla Hüzün yılı denildi.
620 tarihinde Hz. Peygamberimiz (sav)’in İslâm’a davet için Taif’e gitmiş lakin ağır hakaretlere maruz kalması sonrasında Mut’im bin Adiy himâyesinde tekrar Mekke’ye dönmüştür.
Bu hüzünler arkasına Peygamberimizin hayatında önemli bir yere sahip olan isra ve Miraç hadiseleri yaşanmış ve Allah Peygamberimizi katından onurlandırarak cemaliyle müşerref eylemiştir.
Akabe Biatları
Daha sonra Allah’ın inayetiyle 1. Akabe biati yapıldı ve Medineli 12 Müslüman Akabe Tepesi’nde Allah Resulü’ne biat etti. Sonra Peygamberimiz (sav) Medine’ye İslam’ı tebliğ etmesi için Hz. Mus’ab b. Umeyr’i görevlendirdi.
622 tarihinde 2. Akabe Biatı yapıldı ve Peygamberimiz (sav) bir önceki sene Medinelilere İslâm’ı anlatması için gönderdiği Mus’ab b. Umeyr’in çalışmalarıyla 75 kişilik Evs ve Hazreçli, Peygamberimizle (sav) gizlice buluştu ve O’nu Medine’ye davet ettiler.
Önce zayıf ve ihtiyarlar ve sonrasında da Efendimiz (sav) Hz. Ebu Bekir ile birlikte 622 tarihinde Mekke’den Medine’ye hicret ettiler. Kuba mescidi inşa edilerek ilk ezan okundu. Böylece Muhacirlerle Ensar arasında kardeşliği kurulmuş oldu.
Hicretle birlikte Peygamberimizin Mekke dönemi sona ermiş oldu. Çileli ve zahmetli bir döneni bitmiş oldu. Allah başta Hz. Peygamber ve mübarek sahabelerinden razı olsun. Onların o gayret ve çalışmalarıyla İslam günümüze gelmiştir vesselam.