Kadere İman Ne Demek? İmanın altı şartı arasında yer alan bu İslam akidesi hakkındaki bilgileri derleyerek bir araya getirdik.
Kadere İman Ne Demek? Kader ve kaza nedir ve nasıl anlamalıyız tarzında birçok soru gelmektedir. Biz iman etmiş kişiler olarak iman esasları arasında olan bu konuyu güzelce öğrenmeliyiz ki hatalara ve vesveselere düşmeyelim.
Kadere İman Nedir?
Kainatta ne varsa istisnasız hepsinin başlangıcından sonuna kadar yani ta ezelden ta ebede kadar olmuş ve olacak ne varsa onların zamanını, yerini, niteliğini kısaca ne, nerede, ne zaman ve nasıl olacaksa, olmadan evvel bunların tamamını Allah`ın bilmesine “kader” diyoruz. Bu bağlamda kaderin bir adı ilim demektir, Allah’ın olmuş olacak her şeyi bilmesinin adı kaderdir.
Bununla beraber bilinen her şeyin zamanı geldiği vakit O`nun bilgisine uygun olarak yaratılmasına, meydana gelmesine ise “kaza” denir. Bu açıdan baktığımız zaman büyüklerimiz kaza oldu derken Allah’ın takdiri meydana geldi demek istemişlerdir.
Kadere iman ne demek lugatta “ölçü, miktar, bir şeyi belirlenen bir ölçüye göre yapmak” manalarına gelmekle beraber genel anlamada “Allah’ın, ezelden ta ebede kadar meydana gelecek bütün şeylerin zamanını ve yerini, özellik ve niteliklerini, ezeli olan ilmiyle bilmesi ve takdir etmesi” anlamındadır.
Kader Anlamı
Kader için “takdir-i ilâhî”, “alın yazısı” da denilir. Bazen de “Felek” ismi onun yerine kullanılır. Ama zalim felek demek, Allah`ın takdirini itham etmek olacağından asla kullanmamalıyız. Yanlış hatta küfür bir söz anlamına gelir.
Kadere iman ne demek sorusunun cevabı zaten sorunun içinde saklı yani bu husustaki ilk adım iman olmalı. Akılla mantıkla değil imanla tasdikle gidilecek yoldur. Ama bu kadere iman açıklanamaz bir hakikattir anlamında değil elbette.
Zira hafızamız her şeyin sonradan yazıldığına, tohumlar ise her şeyin önceden yazıldığına en büyük delillerdir. Kadere iman imanın diğer şartları ile birbirine bağlı olup asla ayrılmazlar. Fakat en son sırada gelir ilk beş esası tam halletmeyen insanların anlayıp kabul etmeleri zor gelir.
Örneğin birisi dese ki kadere inanmıyorum Allah`ın her şeyi bilebileceğine de inanmamış olur. Veya tersinden ifade edersek Allah`ın her şeyi bilebileceğine inanan kadere de inanmış olur. Zaten kader dediğimiz her şeyin nasıl ve ne zaman olacağını bilmek demektir.
Kader ve Kazayı Nasıl Anlamalıyız
Kader Allah’ın ilim sıfatıyla ilgili olduğu gibi, isteme ve yaratma sıfatıyla dahi alakalıdır. Yani Allah bir şeyin olmasını ya da olmamasını ister ve zamanı geldiği vakit onu, önceden irade ettiği gibi yaratır.
Kader evvelen ilim iledir. Kaza ise kudret sıfatı ile ilgilidir. Allah zaman ve mekan ile kayıtlı olmadığı ve nihayetsiz bir kudret, ilim irade olduğundan nasıl bilecek denilemez. Yani bizim için olan geçmiş veya gelecek kavramları haşa Allah için olamaz.
Bizim kaderi anlamaktaki en büyük engelimiz insan olarak kendimiz zaman ve mekanla mukayyet olduğumuz için Allah’ın zaman ve makanla mukayyet olmamasını (halbuki küçüklüğümüzden beri deriz Allah zamandan ve mekandan münezzehtir diye) aklımıza sığıştıramamaktan kaynaklanıyor.
Mesela ay tutulmasını bilen, yazan, haber veren insanlar dediği için mi ay tutuluyor (astronominin bu bilgisi ayı tutulmaya mecbur mu bırakıyor) yoksa olacak bir olay ilimle bilinmiş mi oluyor (yani bir şeyi olmadan bilmek o şeye cebretmez).
Daha yaygın bir ifade ile ”Allah benim bu günahı işleyeceğimi bilmiş kadere yazmış, benim ne günahım var, Allah yazmış ben mecburen bu günahı işliyorum, o zaman cehenneme gitmem de haksızlık” tarzında bir düşünce değildir kadere iman.
Kadere iman ne demek yine basit bir örnek bir öğretmen yılların tecrübesiyle öğrencilerine ”bu çalışırsa geçer, bu çalışmazsa kalır dese” ve dediği gibi çıksa öğretmenin bu hükmü çocukların iradesini elinden almak ve sonuca mecbur etmek midir? Kaldı ki Cenabı Hakk’ın mutlak ve muhit ilmi bir öğretmenle kıyaslanamaz.
Buradan çıkaracağımız mana şudur; Allah ilmiyle kulun neyi tercih edeceğini bilir ama tercih yapan kuldur haşa Allah nasıl biliyor diye şaşırmamalıyız zira mutlak ve muhit bir ilimden bahsediyoruz.
Kader meselesi iyi anlaşıldığı zaman kainatta tesadüf olmadığı, zerreden şemse kadar her şeyin bir irade tahtında meydana geldiği anlaşılır. Bu bağlamda deriz ki bir yaprağın ağaçtan düşerken sağa sola dönmesi bile bir takdirin gereği olarak ortaya çıkar.
Kader ve Kazaya Örnekler
İnsanların ve cinlerin yaratılacağının takdir edilmesi kader ise her bir insan ve cinin yaratılması kazadır.
Gök yüzünde bulunan her bir yıldızın gezegenin ve orada bulunan her bir cismin yaratılmasının takdiri kader fiili olarak yaratılması ise kazadır.
İnsanın ne zaman öleceği kader öldüğü an kazadır. Bir trafik kazası olması takdir edilmesi kader onun vuku bulması ise kazadır. Birsinin doğumunu takdir etmek kader iken onun yaratılması kazadır.
Görüldüğü üzere takdir ve bilmek kader iken yaratılması yazılanın mevcuda gelmesi ise kaza olmaktadır. Başka bir ifade ile Kader Allah’ın ilminin bir sonucu, kaza ise Allah’ın kudretinin bir tecellisidir. Yani Allah ilmiyle yazmakta, kudretiyle de yaratmaktadır. Yazı, kaderdir; yaratmak, kazadır.
Bu yazımızda Kadere iman ne denek ve ne anlamalıyız konusu üzerinde durduk. Allah’a emanet olun. vesselam. Dinimizde hayır ve şer kavramları nedir ve örnekleri için linki tıklayınız.