Bir kurumda en sık görülen problemlerden biri olan İşletme Körlüğü, çoğunlukla uzun zamandır birlikte çalışan kişilerde görülen bulaşıcı bir hastalık gibidir. İşletme körlüğü nedir ve onu oluşturan kurumsal kimlik bilinci eksikliği, zamanla neleri kaybettirir? İşte, cevapları…
İşletme Körlüğü ile Mücadelede Kurum Bilinci
İşletme körlüğü ile mücadele edilebilmesi için kurum yöneticilerinin ve çalışanlarının bazı noktaların bilincinde olması zorunludur. Bu noktada aşağıdaki fikir ve alışkanlıkları edinmek hem kişiler arası iletişim hem de işletme geleceği için büyük bir öneme sahiptir:
- Açık, net ve dürüst bir iletişim tarzı benimsemek,
- Kurumdaki hataları görmezden gelmemek,
- Hata yapmaya devam etmemek,
- Fırsatlara açık olmak,
- Yararlı olacağı düşünülen fikirleri paylaşmaktan çekinmemek,
- Fırsatlara açık olmak,
- Daha önceden elde edilmiş başarılara güvenip işleri yavaşlatmamak.
1 – İşletme Körlüğü İşletme İçi Güven Bağı Önemlidir
Sık yapılan araştırmalar görülüyor ki, çalışanların yüzde 40’ı tuzağa düşmüş hissiyatı içinde, kuruma güveni yoktur ve bundan dolayı da çalıştığı yere olan bağlılığı söz konusu değildir. Yüzde 35’i yüksek risk taşıyor ve geleceğini çalıştığı şirkette görmüyordur. Yüzde 25’i ise gerçekten sadık ve kurallara bağlıdır. Bu oran en az yüzde 50 olmalıdır.
2 – İşletme Körlüğü İçin Yönetici Kalitesi
Çalışanın farkındalığı yöneticilerin yönetim tarzı ile doğrudan ilişkilidir. Yöneticisinden memnun olan çalışan, işine daha bir istek ve gayret ile sarılıyor, yaptığı bir yanlışta yöneticisinin güvenini boşa çıkaracağı düşüncesine sahip olduğu için sorumluluk ve yükümlülük sahibi.
Yöneticisi ile sıkıntılar yaşayan personelde buna rastlamak pek olası değil. Yapılan işler çoğunlukla görev icabı tamamlanan çalışmalar şeklinde karşımıza çıkıyor. Bu çalışmalarda kişinin ruhunu olaya kattığını görmek mümkün değil. İnisiyatif kullanılmıyor, sorunlar karşısında denenmiş standart çözümler uygulanıyor.
3 – Sorunları Görmezden Gelmek Çözüm Değildir
İşletme Körlüğü; bir kurumda oluşan sıkıntıların zamanla görmezden gelinmesi, görülse dahi umursanmaması, herkesin işin yapılmasını başkasından beklemesidir. Uygulamalarda yapılan hataların düzeltilmemesi, ilerde çıkabilecek olan fırsatların da kaçmasına sebep olur. Bu noktada yöneticilere büyük bir görev düşer.
Kurum içinde, oturan değil, dolaşan ve nabız yoklaması yapan yönetici, ters giden bir şeyleri kurum içinde çok daha çabuk fark edecek ve önlemini baştan alacaktır. Zira gündelik işlerin yoğunluğundan, araştırmalara vakit yaratmakta zorluk çeken yöneticiler, sorunlara geç müdahale ettikleri için kurumun kaybı büyük olabilir.
4 – Kapalı Yönetim Tarzı İşletmede İletişimsizlik Doğurur
İşletme Körlüğünü ortaya çıkaran en önemli bir diğer sebep ise, bazı şirketlerin kapalı bir yönetim tarzı benimsemesi ve yeniliklere uzak kalması olarak değerlendirilir. Başarılı şirketler , işleri kendi istedikleri gibi değil, olması gerektiği gibi yönetirler. Her geçen gün yenilenen teknolojiye uzak kalan, ısrarla kendi bildikleri metotlardan vazgeçmeyen işletmeler İşletme Körlüğüne adeta davetiye çıkarırlar.
5 – Mavi Yaka Beyaz Yaka Farklılıkları
Mavi yakalıların iş yapma ve teknik bilgisinin, beyaz yakalılardan daha fazla olması da sorun çıkarabilirler. Bunun için beyaz yakalılar sürekli kendilerini geliştirmeli, gündemi takip etmeli, işin tekniğine hakim olmalıdır. İşi bilen bir yönetici daima en çok güven verendir.
Unutulmamalıdır ki; bir çalışanın kurumda kalmasının ve istekle çalışmasının en önemli sebeplerinin başında şirketi ile iftihar etmesi gelir. Kurum, öncelikle iç müşteri olarak değerlendirilen çalışanlarını kazanmalı, sonrasında dış müşterilere yönelmelidir. İşletme Körlüğünün başlamasına müsaade etmeyen şirketler geleceklerine doğru daha güvenli adımlar atarlar.